Avrupa Kulüpler Ligine peş peşe katılma başarısı sağladığı, Türkiye Kupası ve Süper Kupayı kazandığı yılların ardından Süper Lig seyahatini sürekli düşme potası ekseninde sürdüren Konyaspor 2021-22 sezonuna süper bir giriş yapıp Altay karşısında elde ettiği galibiyetle yenilmezlik serisini dört maça çıkardı. Süper Lig tarihinde ilk golü, lige ilk defa dâhil olduğu 1988-89 sezonunun 4.haftasında Altay’a atan Konyaspor, tevafuktur ki Lig tarihindeki 800.golünü de Altay filelerinde hem de yine 4.haftada kaydetti.

Maçı yorumlamaya tribündeki taraftar sayısıyla başlamak gerekirse; Türkiye’nin organize taraftar gruplarının başında gelen ve oyun üzerindeki etkinliği milli maçlarla da tescillenen Konyaspor taraftarının büyük çoğunluğu maalesef koronavirüs aşısı olmamış görünüyor. Taraftar şayet aşılanmış olsaydı ligin ilk üç haftasında 7 puan alan Konyaspor evindeki Altay maçında ful tribüne oynardı. Aşının yararlılığı konusunda toplumu ikna edici bilgilendirmelerde eksiklikler olduğunu bu vesile ile vurgulamakta yarar var.

Skubiç gibi kıdemli, Abdülkerim Bardakçı ve Ahmet Çalık gibi hem genç hem azimli, Guilherme gibi üretken oyuncularıyla ön plana çıkan Konyaspor için Altay maçı tarihindeki 800.golü kaydetme adına da önem taşıyordu. Maçın ilk dakikalarında ligin kıdemli Teknik Direktörlerinden Mustafa Denizli yönetimindeki İzmir temsilcisi ağırlığını hissettirdi. Altay’ın mücadeleyi Konyaspor yarı sahasında geçmeye zorladığı sırada 7.dakikada, gol vuruşlarına alışık olduğumuz Cikalleshi soldan topla ceza sahasına girerek sıfır noktasından altıpas bölgesindeki Soner Dikmen’in önüne gönderdi. Çalışılmış bir uygulama olmalıydı ki Soner topu gelişine zarif bir plase ile ağlara gönderirken 800.golün kahramanı olarak da adını yeşil beyazlı kulübün tarihine yazdırdı. Tarih bir birine öylesine benziyordu ki; 1988-89 sezonunda da Konyaspor ligin dördüncü haftasında konuk ettiği Altay’ı 3-0’lık skorla geçerken tarihindeki ilk Süper Lig golünü Bahattin Güneş soldan ceza alanına girerek atmıştı. Ve her iki maçta ligin dördüncü haftasındaydı.

Oyuna hızlı tempoda başlayan Altay beklemediği bu golden sonra ilk dakikalardaki aksiyonundan uzaklaştı. 20. dakikada Guilherme uzak bölgeden kullandığı serbest vuruşta topu ceza sahası içine gönderdi, ligin iyi savunma oyuncularından olan ve hücum bölgesine verdiği isabetli desteklerle öne çıkan ismi Abdülkerim Bardakçı topu çok şık bir kafa vuruşuyla kalecinin kolları altından ağlara yolladı. Bu gol yeşil beyazlıları biraz daha rahatlatırken Altay için riski üstlenmek zorunlu hale gelmişti. Peş peşe bulduğu gollerin etkisiyle Konyaspor’da kısmen revahet havası oluşunca Altay etkili ataklar geliştirdi. 38'inci dakikada Cebrail'in yan direkten dönen şutu konuk takımın kısmetsizliği, Konyaspor’un ise uyanış anı oldu. Ancak yapılan ataklar gol getirmedi.

Konyaspor tribünlerinde ikinci yarıda farkın artacağına yönelik hesaplar yapılırken Altay Teknik Direktörü Denizli ikinci yarıya İbrahim Öztürk’ün yerine Eren Erdoğan’ı, Kappel’in yerine Björkander’i ve Rodriguez’in yerine Ahmed Rayan’ı alarak başladı. Bu düzenleme kısmen işe yaradı ve Konyaspor rakip kalede etkili olsa da farkı artıracak düzeyde organize olamadı. Ancak Altay’da skoru dengeleyecek goller üretemedi. Bunun üzerine Konyaspor Teknik Direktörü İlhan Palut 62.dakikada Serdar Gürler’in yerine Michalak’ı, Çekiçi’nin yerine de Rahmanovic’i oyun dâhil etti. Hücum hattında arzuladığı aksiyonu yakalayamayan Palut son transfer Ahmed Hassan’ı da 70.dakikada Cikalleshi’nin yerine alarak tempoyu artırmayı planladı. Arkadaşlarıyla henüz uyum sürecinde olan Hassan antrenman eksiğine rağmen, bireysel yeteneğinin yüksek düzeyde olduğunu gösteren aksiyonlarda bulundu. Ancak kale önünde topla ilk buluşmasında vuruşu autla sonuçlandı ki, vurmayıp arka plandaki oyuncuya bıraksa takım adına gol şansı daha yüksek olurdu. 83.dakikada Guilherme’nin korner atışından gelen topu Hassan kafayla Rahmanovic’in bulunduğu bölgeye indirdi. Bu Hassan adına kaydedilen ilk asistti ve Rahmanovic klasına uygun bir vuruşla üçüncü golü attı.

Sonraki dakikalar Konyaspor’un dördüncü gol gayretiyle geçse de kaybedeceği bir şey kalmayan Altay daha etkili oldu. Nitekim 92.dakikada Pinares'in sağdan köşe vuruşunda ceza sahasına gönderdiği topu Rayan ön direkte kaleci Sehiç’in yakınından düzgün bir kafa dokunuşuyla ağlara gönderip skoru 3-1’e getirdi.

Sezona kendi tarihi açısından belki de bütün Süper Lig dönemlerinin en iyi başlangıcını yapıp Beşiktaş, Trabzonspor ve Fenerbahçe ile birlikte 10 puanla zirveye ortak olan Konyaspor’un savunma hattında görev yapan Abdülkerim Bardakçı ve Ahmet Çalık sadece Konyaspor değil Türk futbolunun önemli birer kazanımıdır. Enternasyonal tecrübeleri kâfi olmasa da bu iki futbolcunun, A Milli takımdaki mevcut alternatiflerinden daha mücadeleci ruha sahip oldukları göz önünde tutulmalıdır. Ligimizde forma giyen az sayıdaki yerli oyuncuların bir an  önce A Milli Takıma entegre edilmeleri gerekiyor.

Maçın hakemi Erkan Özdamar’a gelince; başarılı bir yönetim gösterdiğini söylemek aşırı iyimserlik olur. Çok ciddi faullerde bile verdiği ters kararlarla yönetimine gölge düşürdü. Bilhassa ilk yarıda bir Konyaspor atağında savunma oyuncusunun kontrolsüz müdahalesi sonucu hem Konyaspor’dan hem Altay’da birer oyuncu sakatlanıp tedavi gördü ki Özdamar bu pozisyonda oyunu hava atıyla başlatarak bir garabete imza attı. Benzer daha başka kararları da oldu. Abdülkerim’in kaydettiği skoru 2-0’a getiren golden sonra ise VAR incelemesi o kadar uzun sürdü ki sanki oyuncunun şeceresine baktılar!