Kahramanmaraş depreminin üzerinden bir yıl geçmiş olsa da, acılar hala tazeliğini koruyor.

Her ne kadar ülke olarak üzülsek de, ateş düştüğü yeri daha fazla yakıyor. Depremde ailesinievini kaybedenlerin acıları, belki de bir ömür yüreklerde sızı olarak hiç dinmeyecek. Eşini, çocuklarını, anne babasını, kardeşlerini, akrabalarını kaybedenlerin acıları hep devam edecek.

Deprem uzmanlarının ortak görüşlerinden biride İstanbul da büyük bir deprem olacağı gerçeğidir. Böyle bir deprem gerçeğinin olmasına rağmen hala gerekli tedbirlerin tam anlamıyla alınmadığı gündeme gelmektedir. İstanbul da hala onlarca sağlam olmayan binaların olduğu, deprem olduğunda sığınılacak yerlerin, toplanılacak meydanların yeterince olmadığı düşünülüyor.

Maalesef olası bir İstanbul depreminde, betonlaşmış ve iç içe geçmiş binaların dar sokaklara yıkılması göz önünde bulundurulması münasebetiyle, insanların kurtulma olasılığı ve başka yerlerden gelen yardımların zor ulaşacağı ön görülüyor. Bir an önce bu sorunların giderilmesi gerekmektedir.

Unutulmasın ki hiçbir şey insan hayatından daha önemli değildir.