İçinde bulunduğumuz yüzyılın sorunu stres olsa gerek. Durduk yere yapmıyoruz panikleri, demek ki nedenlerimiz var…
Aklınızı başınızdan alacak kadar önemli stres dedikleri. Bir de kaynakları var ki tadından yenmez…
Hayatımızı etkileyen unsurlardan en büyüğü olmaktadır. Öyle ki dozu artınca hayatınızı yaşamanıza engel olacak derecede yaşanır.
Gereksiz panik mi yapıyorsunuz yoksa nedenleriniz mi var, önce bunu sorgulamak lazım. Bezen boşuna yapılmaz ama bazen de yaptığınıza değmez.
Her zaman bir yetişme telaşı, saatin kadranıyla artan samimiyet ve sürekli ya olmazsa soruları eşliğinde yükselen tansiyonumuz asıl neden olan strese.
Gereğinden fazla endişeliyiz bazı konularda. Her konuda da hayat memat meselesi gibi davranınca da düşmeyen bir adrenalin sahibiyiz, tebrikler…
Ne kadar “Her iş olacağına varır…” desek de bazen kendi haline bırakamayız. Müdahale etme gereği duyarız ki bu da bizi bir stresten diğerine sürükler.
Yaşamımız boyunca da devam edecek olan yeni arkadaşlığımızda dikkat etmemiz gerekli ki stres bizi hasta etmesin.
Hayattaki çoğu hastalığın kaynağı olduğu söylenir ki uzman görüşüne de güvenmek gerekli.
Yeri geldiğinde sıkışık trafik bile stres kaynağı olarak karşımıza çıkmakta. Bazen de ufak şeyleri büyütür, problem haline sokarız. Problem ne kadar büyükse de stres derecemiz o kadar fazla olur.
Yerinde mi yapıyoruz stresi ondan da emin değiliz. Bize bağlı olmayan olaylarda özellikle stres oluyoruz ki elimizde olsa biz devreye gireceğiz zaten.
Stresin kaynağı her neyse biran önce uzaklaştırmak gerekli ki günlerimize sağ salim devam edebilelim.
Belki de gözümüzde büyütmemek gerek her şeyi. O zaman biraz daha sakin olabiliriz. En azından gereksiz heyecanlar yaşamamak için.
Stresten uzak bir yaşam olmasa da azaltmanın yoluna bakmalı. En önemlisi ruh sağlığı…