2021 yılının son ayı, göğü buz rengi bir maviye boyayan, soluduğun nefesi bile soğutan Aralık geldi çattı. Aralık ayının gelmesi demek, yeni bir yıla da yaklaştığımızı hatırlatıyor. Zor bir 2021 yılı geçirdik. Şöyle bir özet geçsem ikinci paragrafta okumayı bırakırsınız. Her zaman ki gibi güldüğümüz, güzel sebeplerle uykusuz kaldığımız geceler geçirdik. Şimdi sıra, daha fazlasını 2022’den istemeye geldi. 

Aralık bana hüzün ayı gibi gelir. Geçirdiğin bir yılın daha kapılarını kapatırsın. Bu yılda öbür yılların dününe eklenir. Acısıyla tatlısıyla diye başlayan cümleleri daha fazla kurarsın. Tatlı bir hüzündür; çünkü vedalaşırken aynı zamanda yeni bir sayfa açılır. Hoşça kal dediğin bir yılı ardında bırakırken, hoş geldin diyerek karşıladığın 365 günlük yeni bir defter senin olur. 

Yeni yıl yaklaştığı zaman yeni bir heyecan da kapımızı çalar. Umutlar, hayaller, önünde sana armağan edilmeyi bekleyen koca bir sene vardır. Sen de bu yıla süslenerek, ruhundaki artık düşünceleri temizleyerek hazırlanırsın. Aralık ayı geldiği zaman kocaman bir düne değil de tam karşımızda duran yarına odaklanırız. İşte biz de tam o ayın içindeyiz. Çok kısa bir süre sonra bir yıl daha eklenecek hayatımıza. Şimdiden yılbaşı ağaçları kendi köşesinde yerini almaya başladı.

Orta Çağ Almanya’sında Noel ağacı bizim haklı yaratıcılarımız olarak kabul edilir. O dönem ağaçlar 24 Aralık da evlere girmeye başlar. Kırmızı elmalarla ve mumlarla süslenir. Bu her evdeki ağaçlar sayesinde minyatür “Adem’in bahçeleri” hazırlanmış olur. Bu inanıştaki aileler “Cennet Ağaçları” olarak adlandırırlar. Kurdukları ağaçlar hayallerine, iyi bir geleceğe umut olur. Elmalar, Adem ve Havva’nın henüz dokunup da günah işlemediği zamanı simgeler. Ağaçlara yerleştirilen 12 mum ise 12 habercinin ışığıdır. Aynı zamanda Noel ağacı Pagan kültüründen yayılmış bir gelenektir. Ağaçların güneş tanrısının sembolü olduğuna ve doğurganlığı temsil ettiğine inanılır. Eski Mısır Tanrısı RA, Noel ağaçlarında vücut bulmuştur. Yılbaşı ağaçlarını süslerken asla unutmadığımız altın yıldız objesi tam da bu sebepten dolayı ağacın tepesine konur. Güneş gibi ışığını ve kuvvetini yayabilsin diye. 

Yüzyıllardır yeni yıl bir doğumu simgeler. Çünkü artık 365 günlük bir serüven bitmiş, yaşananlar yaşanmış, ağlanmış, gülünmüş, hayatımız şekillenmiş, o yılın defteri kaleminin mürekkebiyle ıslanmış şimdi yeni bir 365 sayfalık yaprak destesi senin için hazırlanmıştır. Ben her yeni yılın ilk gününe dışarıda bir kahvaltıyla başlarım. Yılın ilk gününü, sabahın ilk güneşiyle selamlarım. Aslında o kahvaltı benim kendime armağanımdır. Yeni yılın ilk gününde kendimi mutlu edecek bir aktiviteyle başlarsam, o yılın güzel geçeceğine dair ilk adımı ben atmış olurum. 

Aralık soğuktur, karanlıktır, sonbahardan dökülen yaprakları rüzgârıyla savuran hoyratlıktadır, buz mavisi bir gökyüzüyle güne gözlerini açarsın, ama güneşle değil, sevdiklerinin nefesiyle ısınırsın. Sarılmak için daha çok neden verir. Bu yılı güzel bitirmek için kendince bir hazırlığa girişirsin. Aralık asil bir aydır. Her ne olursa olsun ayın sonunda sana kocaman bir yıl hediye eder. 

Yılın son ayı Aralık; Hoş geldin.